Cilt Bakımı İstanbul

Cilt Bakımı

product

Cilt Bakım Hizmetleri

Devamı için Tıklayın...

Saç Bakımı

product

Saç Bakım Hizmetleri

Devamı için Tıklayın...

Vücut Bakımı

product

Vücut Bakım Hizmetleri

Devamı için Tıklayın...

Cilt Bakımı


Cildiniz en önemli giysinizdir. Çocukluk döneminizde cildiniz bir çiçek gibi taptazedir. 20'li ve 30'lu yaşların sonlarına doğru yavaş yavaş suyunu kaybetmeye başlar, kırışıklıklar, akne, ciltte sarkmalar görülmeye başlar. Bu nedenle sürekli bakıma ihtiyaç duyar. Doğal mekanizma güneş ışınları, kirlilik, duygusal durum, arada sırada yaşanan uykusuzluk gibi hassas stres faktörlerinden etkilenir. Bu faktörler özellikle alın ve yanaklardaki çizgilerin oluşumunu destekler. Duygusal durumda bir kağıdın katlanıp açılması gibi deformasyona katkıda bulunur. "Yaş ilerliyor, yaşlanmak en doğal durum.." diye düşünerek cildinizi ihmal etmeyin. Cilt güzelliğini etkilen son faktör ise genetik... Bu nedenle annenize veya büyükannenizin cildine bakarak sizi bekleyen riskleri değerlendirebilirsiniz.

Günümüzde tüm bu olumsuz etkenlere rağmen cildinizi korumanıza sağlayacak birçok anti-aging ürünleri bulunuyor. Cilt anti-aging uygulamaları, genç ve güzel kalma rüyalarınızın gerçek olmasını sağlıyor. Şimdi cildinizi iyileştirme zamanı!

Yanaklar ve alındaki kırışıklıkları azaltmak
Sorun: Kollajen ve elastin protein liflerinin azalması, alın ve yanaklardaki kırışıklıkları azaltır. Yaşa bağlı azalan lif proteinlerini desteklemek ve güneşin ultraviyole ışınlarından korunmak için cildi beslemek gerekir. Ayrıca, zamanla cilt kendini yenileme ve koruma özelliğini yitirir. Gülümseme, yüzünü ekşitme gibi her türlü duygu ifadesi bu nedenle zamanla kırışıklığa dönüşür.

Çözüm: Kırışıklıklarla savaşmada güneş koruyucu krem kullanımı konusunda birçok uzman aynı fikirde. Çoğu cilt bakımı ürünü en az 15 SPF içerir. Cilt uzmanları 30 SPF içermesi gerektiğini belirtirken, önemli olan ürünün kollajenle desteklenmiş nemlendirici olarak formüle edilmesi ve yenilenmesidir.

Daha parlak cilde sahip olmak
Sorun: Donuk ve pürüzlü cilt için başka anti aging ürünleri de kullanmak gerekir. Nedeni, güneş ışınlarından uzun süre korunmama ve pürüze neden olan cilt sorunlarıdır.

Çözüm: Cildinize canlılık kazandırmak için öncelikle asit içeren exfoliant , glikolik ile cildin temizlenmesi gerekir. Glikolik (glycolic) en ideal olanıdır ve bir çok cilt bakım ürününde bulunur. Aldığınız ürünün antioksidan özelliği bakımından zengin olup olmadığına dikkat edin. Bu cildinizin kahverengi benekleri azaltarak cildinizin daha parıltılı olmasını sağlar.

Nemlendirici ile desteklemek
Sorun: Sıkı ciltler kuru gözükür kötü bir görünüme neden olur. Suçlu; cildin nem tutma yeteneğinin azalması ve dış etkilere karşı hassas olmasıdır. Yaşa bağlı olarak ciltte hatta yağlı ciltlerde bile cilt kuruluğu oluşumu gözlenebilir.

Çözüm: Hassas temizleyici özelliğe sahip bir ürün cildinizin nemini korumanıza yardımcı olabilir. Su içeren, yumuşatıcı ve besleyici serumlar, nem bakımından zengin kremler kuru ciltler için önemli seçenekler olabilir.

Dudak çevresi bakımı
Sorun: Yüzünüzdeki gibi dudak çevrenizde kollajen ve elastin kaybeder. Dudak çevresi cildi çok ince ve kırılgan olduğu için erken dönemde kırışıklıklar görmeye başlayabilirsiniz. Eğer sigara içiyorsanız kırışıklıklarınız daha fazlalaşır.

Çözüm: Dudak çevrenizi korumak için kollajen, peptides içeren destekleyici ürünleri araştırın. Bu konuda yararlı ürünlerin etkilerini birkaç hafta sonra görmeye başlayabilirsiniz. Ruj seçiminde dudaklarınızın daha dikkat çekici görünmesi için çilek, böğürtlen, frambuaz renklerini tercih edebilirsiniz.

Göz çevresi bakımı
Göz çevresi de en fazla kırışan alanlardan biridir... Çoğu kadının yaşını malesef göz çevresindeki kırışıklıklar ele veriyor. Yüzünüz için kullandığınız anti-aging ürünlerini göz çevreniz için de kullanabilirsiniz. Ancak göz çevresini tahriş eden ürünler olmadığından emin olun. Bunun yanı sıra göz altı morlukları da giderilebilir. Gözaltı morluklarının oluşumunda yaşam tarzı önemli bir etken. Örneğin aşırı stres, kanın göz altlarında daha çok toplanmasına ve mor olarak görünmesine neden olur. Yaşa bağlı olarak oluşan göz altı morlukları cilt altı derisini kalınlaştıran göz çevresi kremleri ile giderilebilir.

Şiş gözler, tipik olarak su fazlasının göstergesi olabilir veya göz altında yağ fazlası olmasından da kaynaklanabilir. Göz altı şişliklerini gidermek için şişlik giderici jel ürünleri kullanabilirsiniz ancak nemlendirici içeren ağır kremlerden uzak durun. Yeşil çay gibi yumuşatıcı etkisi olan antioksidanları da kullanabilirsiniz. Göz altı şişliklerine dikkat çekecek belirgin makyaj ürünlerini kullanmayın, şişliği kamufle edecek açık renkli ürünler kullanabilirsiniz.

28 Günde Kırışıklıklara Son


Estetik, diyet sayesinde tarihe karışıyor. Ünlü dermatolog Nicholas Perricone, ‘Buruşuklukların Tedavisi’ adlı kitabında, yeşil elma, kavun, kiraz, vişne gibi yiyeceklerin kırışıklıkları yok ettiğini söylüyor. Nicholas Perricone’un ‘Buruşuklukların tedavisi’ adlı kitabı, yaşlanmayı yavaşlatmak isteyenlere mucize formüller sunuyor. Uygulanması hiç de zor olmayan yöntemler sayesinde belki de ebedi gençliğe kavuşabileceksiniz.

28 günlük program
Nicholas Perricone’un vücudu ve yüzü gençleştirme programının süresi 28 gün. Fakat bu programı uygulamaya başlamadan önce üç gün ile sınırlı bir deneme yapılması, çok yararlı olur. Üç gün içinde yüzünüzdeki olumlu değişimi farkedince, programa devam etmek isteyeceksiniz. Üç günde gözle görülen bir değişikliğin meydana gelmesini gerçekçi bulmayabilirsiniz. Üç günlük programı harfi harfine uygularsanız, yaşayacağınız değişim sadece dış görünüşünüzle sınırlı kalmayacak, kendinizi eskisinden farklı hissedeceksiniz.

Antioksidan takviyesi
Nicholas Perricone’nin uyguladığı ‘Besinlerle üç günde yüz gerdirme’ planı, bugüne kadar yüzündeki kırışıklıklarından yakınan kişiler üzerinde son derece etkili olmuş. Bu programda kullanılan, kırışıklardan kurtulmak için yararlanacağınız besinlerin hepsi cilt için son derece yararlı olan antioksidanları içermektedir. Bir sabah kalktığınızda yüzünüzün şişmiş olduğunu görürseniz, akşam yemeğinde neler yediğinizi hatırlamaya çalışın. Unutmayın, yanlış seçilmiş yiyecekler sizi zamansız ihtiyarlatır, çirkinleştirir. Ama doğru seçilen yiyecekler, üç gün gibi kısa bir süre içinde yılları siler.

Kırışıklıklarla savaş planı
Nicholas Perricone’nin, yüzündeki kırışıklardan yakınan her hastasına uyguladığı plan hemen hemen aynı. İşte size 3 günlük savaş planı.
* Günde 8-10 bardak su için.
* Üç öğün yemek yiyin.
* İki ara öğün yiyin. Biri ikindiye doğru, diğeri yatmadan önce.
* Her öğünde ve ara öğünlerde protein, karbohidrat ve omega 3, omega 6 yağ asitlerini içeren besinler tercih edilmeli. Besinlerin sıralamasına özellikle dikkat edilmeli.
* Pek çok kadın, şişkinlik yapar korkusuyla su içmekten kaçınır. Bu aslında çok yanlış bir düşüncedir. Sadece susadığımız zaman su içmeyi akıl etmemiz de büyük bir hata. Oysa vücuttaki biyokimyasal reaksiyonlar ancak su eşliğinde gerçekleşebilir. Vücuttaki su miktarında görülecek azalma, metabolizmayı yavaşlatır.

Üç günlük rejim listesi

Uyanınca
* Yarım litre su

Kahvaltıda
* 3 yumurtanın akı ve bir yumurta sarısıyla yapılmış omlet, 1/2 çay fincanı pişmiş kahvaltılık yulaf
* 7- 8 santim kalınlığında bir dilim kavun veya 1/4 fincan kiraz veya vişne, yarım litre su.

Öğle yemeğinde
* 125- 150 gram ızgarada pişirilmiş somon balığı veya az tuzlu suda güzelce yıkanmış ton balığı veya konserve sardalya balığı
* 2 çay fincanı kırmızı lahana, üzerine zeytinyağı ve limon suyu gezdirilmiş
* 7 santim kalınlığında bir dilim kavun veya 1/4 fincan kiraz veya vişne.

İkindi Vaktinde
* 60 gram haşlanmış tavuk göğsü, tuz ilave edilmeyecek
* 4 adet taze fındık
* Yarım yeşil elma
* Yarım litre su

Akşam Yemeği
* 125- 150 gram ızgara balık
* 2 fincan kırmızı lahana
* 1 fincan haşlanmış brokoli
* 7 santim kalınlığında bir dilim kavun veya 1/4 fincan kiraz veya vişne
* Yarım litre su

Yatmadan Önce
* 60 gram yağsız ve tuzsuz haşlanmış hindi ya da tavuk göğüs eti
* Yeşil elma
* 3- 4 badem lYarım litre ya da daha az su.

Cilt Bakımı Ürünleri


Duyduklarım, yaptığım araştırma ve uzman bir psikologdan aldığım görüş, kadınların ve erkeklerin iyilik algısının farkını da çok güzel ortaya çıkarıyor. Kadınlar, rahatlamak için vücut bakım ürünlerini tercih ederken; erkekler, güçlerine güç katmak için beslenme ve kişisel bakım ürünlerini tercih ediyorlar.

Türkiye''deki birçok o telde SPA merkezlerini kuran ve birçok enstitü tarafından kullanılan profesyonel ürünleri getiren Juventa Kozmetik Genel Müdürü Pelin Hanım ile yaptığımız görüşmede güzel bir vücuda sahip olmak için, uyku kalitesinin, dengeli beslenmenin çok önemli olduğunu ve yediğimiz her şeyin cildimize yansıdığını öğrendim.

Sonuç olarak derinin altında bir sorun varsa kozmetik ya da cilt bakımı ürünleri ile sadece cildin yüzeyi anlık ya da bir süre için tedavi edilebiliyor. Kalıcı çözüm yaşamak istiyorsanız, güzellik uzmanınızın sizi yönlendireceği bir doktora görünmenizde fayda var. Yoksa bir sürü para ve zaman kaybetmeniz içten bile değil. Burada biz tüketicilere düşen görev, ağırlıklı olarak içinde yan etki yapacak kimyasalları minimum seviyede barındıran, doğala en yakın ya da organik ürünleri tercih etmek ve cilt temizliğini ihmal etmemek.

Sağlıklı, pürüzsüz ve parlak bir tene sahip olmak için uzmanların tavsiyesi önce vücuttaki ölü derinin atılması yönünde. Bu işleme peeling deniyor. Bu işlem sayesinde hem ölü deriler atılmış oluyor hem de kan dolaşımı hızlandığı için daha canlı ve sağlıklı bir görünüm ortaya çıkıyor. Bu görünümü korumak isteyenlere peelingi düzenli yapması öneriliyor. Özellikle 35 yaş öncesinde cilt kendisini 25-28 gün arasında yenilerken bu süreç, yaş ilerledikçe gittikçe yavaşlıyor. Yine uzmanlar her banyo esnasında olmasa bile; ayda 2 ya da 3 kez peeling yapmanızı ve bu işlemi nemlendirici losyon, krem ya da vücut yağlarından biriyle tamamlamanızı, cildinizin nem dengesinin korunması için tavsiye ediyor. Ben de sizin için doğal bakım ürünlerinin satıldığı mağazaları turladım.

Banyomuzda neler olmalı?
Lif, banyo eldiveni, banyo yastığı, doğal sünger, kese, vücut fırçaları, ponza taşı, peştamal, peştamal bornozlar, pike bornoz ve terlikler, organik sabun, vücut kremleri, losyonlar.

Sapmaz Sabun nam-ı diğer More Than Soap
Eğer bir yere sabun dünyası denilecekse işte burası tam böyle bir yer. Neredeyse 100''e yakın organik sabun çeşidi, banyo sütleri, banyo tuzları, masaj barları, aromatik SPA tabletleri, köpüklü banyo bombaları, katı kremleri, peeling çeşitleri, masaj yağları ile ne ararsanız arayın hemen hemen her şey burada. Şirket aynı zamanda Türkiye ve Avrupa Birliği ülkelerinin yetkili distribütörü.

Yakın bir zamanda aynı lisansla bu ürünler Türkiye''de de üretilmeye başlanacak. Sabunlar içinde deniz, mango yağı, kadife çiçeği, orkide-yasemin, çilek-yoğurt, ti tree-deniz yosunu en çok satılan çeşitler.

Benim favorim ise deniz, Türk gülü ve pembe greyfurt. Genelde saçlarında boya olan bayanlar sabununu boyayı bozacağı için pek tercih etmezler. Oysa Kastil Sabun grubu özellikle şampuan gibi. Özellikle sade ve biberiyeli bir sabun hem besliyor hem de saçı canlandırıyor. Özellikle Patcholi-Sedir ise yok satıyor. Birçok kişi sıra bekliyor. Şu an Capitol Alışveriş Merkezi''nin zemin katında bir stantları var. Diğer satış noktaları ve çeşitler hakkında bilgi almak isterseniz: http://www.sapmaz.com.tr/

Organik sabunlar (100 gr) 6-10 YTL
Banyo tuzları (100 gr) 4.50 YTL
Banyo sütleri (100 gr) 5.50 YTL
Köpük banyoları 10 YTL
Aromatik SPA tabletleri 9 YTL
Masaj barları 20-22 YTL
Vücut ürünleri 15-43 YTL


The Body Shop
The Body Shop adını, insan haklarına bile saygısı olmayan bir sürü şirketin içinde hayvan haklarına duydukları saygı ve yaptıkları sosyal sorumluluk projeleriyle Hindistan''dan Namibya''daki evine ekmek götürmek isteyen, sadaka yerine iş isteyen insanların kurdukları kooperatife destek olmalarını anlatan bir haberde duymuştum. Tesadüf eseri mağazalarından birinden ilk içeri girdiğimde ise satış görevlileri önce kendi ürünleri yerine destek verdikleri sosyal sorumluluk kampanyalarına ait ürünleri satmak için göstermeleri ile ayrıca sempatimi kazandı.

Kadın ve erkekler için ayrı üretilmiş banyo ve vücut bakım ürünlerinden evde kendi başınıza yapabileceğiniz SPA ürünlerine ve masaj yağlarına, banyo ve masaj aparatlarına uzanan çok geniş bir ürün yelpazesi var. Buranın en güzel yanı ise istediğiniz kokudaki kremi, anında ürettirebiliyor olmanız. Yine burada güzelliğine düşkün, kendini bu konuda geliştirmek isteyenler de kitaplar da satılıyor. Ayrıca ücretsiz Love Your Body Club üyesi olabiliyor ve yıl boyunca da tüm ürünlerde % 10 indirim fırsatını kullanabiliyorsunuz. Detaylı bilgi edinmek ve satış noktalarını öğrenmek isterseniz http://www.shaya.com.tr/

Banyo yastığı 15 YTL
Kese-banyo eldiveni 6,50-8 YTL
For men yüz peeling kremi 23 YTL
Traş sonrası yüz koruma 15 YTL


Yves Rocher''i meyve özlü parfümleri ile tanımıştım
Bugün öğrendiğim kadarıyla inceltici ve selülit giderici vücut bakımı, anti-age etkili vücut bakımı, el ve ayak bakımı, vücut bakım ürünleri, epilasyon ve epilasyon sonrası vücut bakım ürünleri vb. daha birçok ürün grubuyla bünyesinde yaklaşık 800''e yakın ürün çeşidi var. Türkiye''de Koza Kozmetik aracılığıyla tüketicisiyle buluşabiliyor. Koza yetkilileri, birçok kişi içinde hiç katkı maddesi olduğunu bilmese de ürünlerin içinde minimum katkı maddesi ve koruyucu madde olduğunu söyleyecek kadar da dürüst. Detaylı bilgi edinmek ve satış noktalarını öğrenmek isterseniz internet adresi http://www.yvesrocher.com.tr/

Sauna etkili banyo konsantresi 35-50 YTL
Vücut peelingleri 20 YTL
Vücut losyonları 15 YTL
Sıkılaştırıcı vücut sütü 37 YTL


Hamam
Neredeyse unutulmaya yüz tutan Türk hamamı kültürü bugün Vefa Doğramacı tarafından tekrar canlandırılmaya çalışılıyor. Hamamda; Gaziantep, Ayvalık, Antakya, Kilis yöresinin çok özel yöresel el yapımı sabunları, 18. yy''da Edirne''de üretilen ve sultanların çeyizlerinin vazgeçilmezi misk sabunları; çağdaş Türk ressamlarından Mevlüt Akyıldız''ın Osmanlı sosyal hayatından esinlenerek tasarladığı temalı hediyelik sabunlar ve daha birçok çeşit bulunmakta. Daha fazla bilgi almak isterseniz http://www.hammam.com.tr/

Doğal sabunlar (100 gr) 1.50-8 YTL
Misk sabunları 2-4TL
Peştamal çeşitleri 8 YTL
Bornoz çeşitleri 45 YTL

Sabuni
Sabuni markası bana Osmanlı İmparatorluğu döneminde Edirne''de saray için özel misk sabunlarının üretilmesi ve buradaki üreticinin fazla oluşundan dolayı kurulan “Sabuni” adlı bir mahalleyi anımsattı. Oysa Birkan Sunar, oğlunun bebekliği döneminde bu işe önce hobi olarak başlamış. Fakat hobi olarak başlattığı sabun üretiminde o kadar iyi sonuçlar almış ki bu konuda, profesyonel araştırmalar yaparak hobisini işi haline getirmeyi başarabilen çok az kişiden biri olmuş. Birkan Sunar''ın başarı öyküsünü Kagider tarafından yapılan bir girişimcilik seminerinde bizzat kendisinden dinleme fırsatım oldu.

Sabunları da ilk kez orada gördüm. Sabunlarını ilk almamdaki neden bir girişimciye destek olma içgüdüsüydü; ama kullandığımda kalitesiyle bu desteği çoktan hak ettiğini ispatlamıştı. Sabuni''den doğal sabun çeşitlerinin yanı sıra aranjman sabun sepetleri, havlu sabun setleri, geleneksel banyo setleri ve banyo aparatlarını da temin edebilirsiniz.

Kaynak : http://blog.milliyet.com.tr

Dudak Bakımınız İçin Öneriler


Çatlayan Dudaklar İçin
200 gram susam yağı

50 gram bal mumu

Bal mumunu benmari usulü eritin.(ocakta kaynayan suyun içine bir kap yerleştirin. Yerleştirdiğiniz kabın içinde bal mumunu eritin.) Susam yağını ilave edin. Karışımı hergün dudaklarınıza sürün.

Dolgun Dudaklar İçin
1 tatlı kaşığı bal

2-3 damla zeytin yağı

Malzemeleri karıştırın. Diş fırçası yardımıyla dudaklarınıza sürün.

Yazı Habercisi Güncel haberlerimizin günlük olarak e-posta adresinize gelmesin istiyorsanız lütfen abone olun.

MÜKEMMEL BİR VÜCUDUN SIRRI Güzellik Sırları


Güzellik hemen her kültürde ve statüde kadının vazgeçilmezi… Güzellik salonları kadınlar için ikinci adres… Ancak yeterince parası ve zamanı olmayanlar için de mucizeler var. Hem de evde düşük maliyetli güzellik sırları…

Cilt bakımı, saç bakımı, vücut bakımı, manikür, pedikür ya da epilasyon kadının vazgeçilmez kürleridir.

İşte size evde bitkilerle yapabileceğiniz birkaç öneri…

MÜKEMMEL BİR VÜCUDUN SIRRI Güzellik Sırları
Fırçalayın: Banyoya girmeden önce selülit yumrularını azaltmak ve kan dolaşımını hızlandırmak için cildinizi fırçalayın.

Duştan zevk alın: Bir banyo yağı ile zenginleştirilmiş ılık küvette başınızı dinleyin ve cildinizi yumuşatın.

Cildinizi pürüzsüzleştirin: Küvetten çıktıktan sonra dizlerinizi, ayak topuklarınızı ve dirseklerinizi ovalayın.

Vücudunuzu nemlendirin: Ayak bilekleri gibi zor bölgelere nemlendirici kremle masaj yapın.

Ayak bakımı önemli: Meyve asitli kreminizi ayak topuklarınızdan parmaklarınıza kadar yedirin ve daha sonra pamuklu çorap giyin. Bu uygulama hem pedikürünüzün daha kalıcı olmasına hem de ayaklarınızın yumuşamasına yardımcı olacaktır.

5 ADIMDA YÜZ BAKIMI
Yüzünüzü temizleyin: Bir temizleme sütüyle cildinize uzun, yukarı doğru masaj yapın ve yüzünüzü durulayın.

Kan dolaşımını harekete geçirin: Ilık suyun içine bir miktar aromaterapik esans dökün ve karıştırın. Bu karışımı bir bez yardımıyla yüzünüze sürün. Bezle yüzünüze dört-beş kez baskı yapın. Böylece sirkülasyona yardım etmiş olursunuz.

Peeling yapın: Düzenli olarak uyguladığınız peeling, cildinizi aydınlatır ve uygulayacağınız tedaviyi hızlandırmak için hazırlar. Peeling ürünüyle dairesel hareketler yaparak nazik bir şekilde baskı uygulayın ve masaj yapın. Boynunuzu unutmayın. Ardından cildinizi suyla temizleyin.

Cildinizi maskeyle canlandırın: Yüz temizliğinin önemli bir bölümü maskedir. Özellikle kil özlü ürünler, tıkalı gözenekleri açarak cildi aydınlatmaya yardımcı olurken, su bazlıları ise cildi nemlendirir.

Yoğun bakım kremleriyle cildi sakinleştirin: Tüm bu uygulamaların ardından yağ ya da yoğun bakım kremleri cildinizi yumuşatmaya yardımcı olur.

SAÇLARDA KUSURSUZ IŞILTI
Doğru rengi seçin: Mükemmel bir sonuç için saç boyanız doğal saç renginizden en fazla iki ton açık olmalı.

Hazırlanın: Omuzlarınızı ve banyonuzun parkelerini lekelerden korumak için eski havlularla örtün.

Cildinizi koruyun: Saç diplerinize ve kulak çevrenize lekelerden korunmak için vazelin sürün.

Böl ve uygula: Saçınızı çeşitli bölümlere ayırarak çalışın, böylece her şey yolunda gider. Saçınızı yukarıda ve yüzünüzden uzak tutun.

Kremler: Saçınızı durulayın ve boyayla verilen cilayı uygulayın. Bu, saçınıza parlaklık katar. Boya sonrası bakım için renk koruyucu şampuan ve kremler idealdir.

Bronz Görünmenin Anahtarı
Vücudunuzu lifleyin: Bronzlaştırıcı ürün kullanmadan lekelenmeleri önlemek için cildinizi bir fırça yardımıyla ovalayın.

Kremin içeri işlemesine izin verin: Bunu yapmazsanız, nemlendiriciniz kremin etkisini hafifletecektir.

Bronzlaştırıcınızı karıştırın: Ürünü derinlemesine masaj yaparak yedirin.

Lekeleri durdurun: Ayaklarınız ve parmaklarınızdaki otobronzan fazlalılıkları temizlemek için ıslak bir bez kullanın.

Cildinizi nemlendirin: Bronz rengi korumak için her gün nemlendirici kullanın.

Cilt tipinizi tanıyor musunuz
Yanlış bakımlar cilde zarar verebilir. Bu yüzden herhangi bir bakım uygulamadan önce cildinizi yeterince tanıyor olmanız önem taşır. Cilt tipinizi tespit etmenin oldukça basit bir yöntemi var.

Yüzünüzü 10 kez ılık suyla yıkayın. Daha sonra yüzünüzü hafifçe kurulayın ve böyle 30 dakika kadar bekleyin. Eğer cildiniz gerginleşiyorsa, kurudur. Kızarıyorsa, hassastır. Her iki seçenek de görülmüyorsa, bir kağıt mendili yüzünüze bastırın. Yağ kalıntıları görüyorsanız o zaman yağlı bir cildiniz var demektir. Yağ lekeleri sadece alın ve burunda belirginse, bu karma bir cilde sahip olduğunuzu gösterir.

Mükemmel ciltler
Parıldayan bir cilt için sadece kremlerin mucizeleri yeterli değil. Vücudunuzun doğal ritmine ayak uydurmanız, onun güzel görünmesine yardımcı olacaktır. Işıltılı bir cilde sahip olmak için uzmanların tavsiyelerine uymanız yeterli.

Erken uyuyun: Boşuna "güzellik uykusu" denmiyor. Eğer cildiniz günün stresinden sonra kendine gelemezse, kırışıklıklara karşı cilt bakımınıza ne kadar harcadığınızın önemini yitirdiği amansız bir savaşa girdiniz demektir. Hasarı düzeltmek için altı ila sekiz saat arasında bir zamana ihtiyacınız var.

Sakin olun: Stresin yaşlanma üzerinde büyük etkisi var. Stresin en büyük düşmanlarından biri ise yoga... Günlük birkaç basit hareket bile sirkülasyonu ve oksijen alışverişini düzenler, stresi azaltır.

Yo-yo diyeti yapmayın: 30’larınızda kilo verin ve yanaklarınızdan geri almayın. Çukur yanaklar yaşın göstergesidir, bu yüzden şiddetli kilo kayıplarından sakının.

Çok sıcak ya da çok soğuk ortama girmeyin: Cilt ekstrem şeyleri sevmez. Soğuktan sıcak bir eve girmek ya da klimalı bir ofisten öğle güneşine çıkmak cildinizi büyük bir strese sokar. Her çevre değişiminde cildiniz kendini yeni yere adapte etmek için büyük enerji harcar.

Tatlı isteğinize hakim olun: Aşırı çikolata yemek kırışıklık tehlikesini beraberinde getirir. Şeker, kalçamıza nasıl etki ediyorsa cildimize de aynı şekilde davranır. Yüksek şeker tarafından hasara uğratılan kolajenin vücuttan atılması 15 yıl sürer, o yüzden bugün şekeri keserseniz gelecekte genç bir cildiniz olur.

Cildinizi nemlendirin: Nem, cildi sulu ve dolgun tutmaya yarar. Yatak odanıza bir nemlendirici ya da geceleri radyatörünüzün üzerine ıslak bir havlu koyun.

Kırışıklıkları masajla yok edin: Lenf sirkülasyonunu harekete geçirmek ve cilt saflığınızı artırmak için cildinize masaj yapın.

Bitkiler, kirlenmeye karşı cildi korur: Bir NASA çalışması gösteriyor ki, 15 ev bitkisine sahip ortalama bir evde bitkiler hava kalitesini yükseltiyor.

Yürüyün, koşmayın: Yüksek etkili egzersizler sadece vücut için değil, aynı zamanda cilt için de streslidir. Bu yüzden yürüyüş ve oval hareketler daha yararlıdır.

Yeni yılda yeni bir hayat için öneriler
Yeni yıl öncesi, yaşamının bilançosunu yapanlardan mısınız? "Yeni bir hayat, yeni bir beden lazım" mı diyorsunuz? O halde Formsante dergisinde yer alan önerilere bir göz atın, ömrünüzü uzatın!

1- Kahkaha atmaktan çekinmeyin: Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nin yaptığı araştırmanın sonuçlarına göre, gülmek insan ömrünü ortalama 7 yıl uzatıyor.

2- Haftada 5 kez bir avuç fındık yiyin: Öğün aralarında fındık atıştırmayı adet edinenler, yaşam sürelerine 2 yıl 9 ayı ekleyebiliyor. Bunu California’daki Loma Linda Üniversitesi araştırmacıları söylüyor. Çünkü fındıktaki antioksidan seviyesi çok yüksek...

3- Biraz cilveli olun: Yılda 150 kez seks yapmanın insan ömrüne 8 yıl eklendiği hesaplanmış. İsrailli araştırmacılar, iyi bir seks yaşamına sahip olan kadınların sağlık harcamalarının daha az olduğunu tespit etmiş.

4- Kendinize güvenin: Hayvanlar üzerinde yapılan bir deney, utangaçlığın ömrü kısaltabileceğini ortaya koydu. Alışkanlıklarından farklı, yeni bir şeyle karşılaştıklarında kendilerine güvenen farelerin, diğerlerine göre yüzde 20 daha uzun yaşadığı gözlemlenmiş. Şansınızı denemek konusunda cesur davranırsanız, daha iyi işler bulabilir ve daha mutlu bir yaşam sürebilirsiniz.

5- Dumandan uzak durun: Bristol Üniversitesi araştırmacıları, "Reddettiğiniz her sigara, 11 dakika daha fazla nefes almanızı sağlıyor" diyor. Sigarayı tamamen bırakmanın da ömrü ortalama 5 yıl uzattığı söylenenler arasında...

6- Bardağın dolu tarafını görün: ABD’nin saygın sağlık kurumlarından Mayo Clinic uzmanları, iyimserlerin genç ölme ihtimalinin, kötümserlere oranla yüzde 50 oranında azaldığını söylüyor. Bunun sebebinin de muhtemelen iyimserlerin düşük tansiyon ve stres düzeyine sahip olmaları...

7- Şekerleme yapın: Yapılan araştırmalar, öğleden sonra yapılan şekerlemenin, kalp krizi geçirme riskini yüzde 34 azalttığını ortaya koydu. Bunun bir diğer kanıtı da "siesta"sıyla ünlü İspanya’da kadınların, diğer Avrupa ülkelerindeki hemcinslerine göre 3 yıl daha uzun yaşamaları...

8- Yeni arkadaşlar edinin: Avustralya’daki Flinders Üniversitesi uzmanları, iyi arkadaşlıkların insan yaşamını 10 yıl kadar uzatabildiğini söylüyor. Sıkıcı bir sosyal hayatınız varsa, harekete geçmenin tam zamanı!

9- Mesai saatlerini azaltın: Haftada 51 saatten fazla çalışıyorsanız, bilin ki yüksek tansiyon ve dolayısıyla beyin kanaması riskiniz yüzde 25 artıyor. Bu da ömrünüzden 3 yıl çalıyor. Araştırmalar, en sağlıklısının haftada 39 saat ve bunun altında çalışmak olduğunu gösteriyor.

10- Kırlara koşun: Atina Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmanın sonucuna göre, kır yaşamını sevenler, kenti tercih edenlerden ortalama 8 yıl daha uzun yaşıyor.

11- Fazla kilolardan kurtulun: Uzmanlar, ideal kilonuzun üzerinde taşıdığınız her kilonun, ömrünüzden 36 gün çaldığını söylüyor. Küçümsenecek bir rakam değil!

12- Duygularınızı açığa çıkarın: Yapılan araştırmalar, Akdeniz havzasında en uzun ömürlü insanların Yunanistan’ın Simi Adası’nda yaşadığını gösteriyor. Uzmanlar bunu, Simi’dekilerin duygularını rahatlıkla ifade etmesine bağlıyor.

13- Bir iyilik yapın: Çok sevdiğiniz birine yardımcı olabilmek, sizde olumlu duygular uyandıracak. Bu da artı 5 yıl demek!

14- Tuzu azaltın: Tuzu üçte bir oranında azaltmanız, yaşamınızı 7 yıl uzatmanız anlamına geliyor. Tadından vazgeçemiyorsanız, sodyumu azaltılmış tuzları tercih edebilirsiniz.

Sağlıklı Saçlar İçin Bitkisel Maskeler


Saçların daha parlak ve canlı olmasını kim istemez ki ? Sağlıklı saçların en belirgin göstergeleri parlak ve canlı saçlardır. Saçlarınızın güzelliği güzel bir görünümünde en belirgin özelliklerinden bir tanesidir. Saçlarınızdaki hasarları evinizde bitkisel karışımlar hazırlayarak kolayca giderebilirsiniz. İşte sağlıklı saçlara kavuşmanızı sağlayan o karışım :

Saçınız güzelliğinizin tam anlamı ile “çerçevesi”. Bakımlı, parlak ve canlı görünümlü saçlar kişiliğiniz hakkında da ipucu veriyor. Şimdi herkes saçtan şikayetçi: Kırılgan, mat görünümlü ve bakımsızlar. Kepek kaynıyorlar. Çözümü bitkilerden elde edilen saç yağlarında. Tellerin kaybını önleyen ve lüks bir görünüm veren doğal karışım özel onarım yapıyor ve bebeksi saçları geri kazandırıyor.

Çoğu kişi ipeksi ve parlak saçlar ister. Ne olursa olsun bakımlı ve göze çarpan saçlar bir çok kadının ve erkeğin sahip olmak istediği önemli bir şey. Çünkü güzelliğin tam anlamı ile “çerçevesi”. İnsan güzelliğinin çok çok önemli bir aksesuarı..

Parlak ve canlı görünümlü saçlar kişilik hakkında da ipucu verir. Maalesef bir çok insanın, özellikle gençlerin saçı inanılmaz kırılganlıkta. Ya tutam tutam ele gelip dökülüyorlar veya kolay kopuyorlar. Veya ne yapılsa yağlanmaları giderilemiyor. ( Hemen hemen her iki kişiden birinin kafa derisindeki yağ bezleri normalin üstünde yağ üretir. Yüzünün derisi yağlı olanların genellikle saçı da yağlıdır) Kepekler ise ne yapılsa gitmiyor. Kafa derisini örten bu tellerdeki hasarlar, yalnızca b ir problem olarak değerlendirilmiyor, aynı zamanda kişinin dengesini ve günlük hayatını da ciddi bir şekilde etkiliyor. Saç problemleri günümüzde erkeği geçmiş yıllara göre çok daha fazla etkiliyor.

Doğal olmayan, katkılı şampuanlar daha çok kepek üretiyor. Kırılgan teller, mat görünüm, kepek ve diğer sorunları giderecek, çok alımlı gösterecek harikulade saçlara giden özel bir bakım yolundan söz etmek istiyorum. Piyasadaki ürünlerle bu sorunları gideremeyenler kulak versinler..

Dikkat çekici bir parlaklık
Günümüzde gücün, gençliğin, canlılığın ve sağlığın sembolü olarak saçların önemi büyük. İstediğiniz harikulade telleri oluşturacak yol, tabiattan keşfedilmiş doğal saç yağlarında. Rüzgar, tozlar ve güneş, kötü beslenme, üzüntü, stres gibi günlük etkiler, boyalarla gelen yıpranma, kırıklar, kuruluk, cansızlık.. Bütün bunlar doğal saç yağları ile kısa sürede yok oluyor. Saç uçları onarılıyor, kökler kuvvetleniyor, dikkat çekici bir parlaklık veriyor.. Kepek oluşumunun da önüne geçiliyor. İşte bütün bunları bazı özel doğal bitki yağları sağlıyor.. Hiçbir kimyasal madde içermeyen bu bakım malzemesi masajla yedirildiğinde, içindeki onarıcı maddeler tellere ve saç köklerine nüfuz ediyor. Doğal saç büyümesini teşvik için deriyi nemlendiriyor.

Masajla saça uygulanıyor
Mucizevii karışımı doğrudan saç derisi üzerine uygulayın. Birkaç saniye parmak uçları yardımıyla dairesel hareketlerle masaj yapın. İçinde bir çok yağ var. Susam, badem, buğday ve biberiye gibi yağların içlerindeki aminoasitler, saçın kaybettiği canlılığı kazandırıp, bebek saçı ipeksiliğine büründürüyor. Saç dökülmelerini durdurması bir yana telleri çoğaltıyor ve saçın daha hızlı uzamasına, gürleşmesine neden oluyor. .
Haftada 1 veya 2 defa, banyodan önce masajla uygulanıyor. 20-25 dakika saçta bekletildikten sonra banyo sırasında veya öncesinde su ve şampuanla durulanıyor. Fakat yağı saçtan arındırmak için her zaman saçlarını yıkadığınız seferden 1 kez daha fazla yıkanması lazım. Fazla miktarda yıkamak da doğru değil. O dasaç bakım yağının etkisini azaltır ya da ortadan kaldırır. saçlar yoğunlaşır ve kırlma vb gibi sorunlar ortadan kalkar.Yağlı, kuru, ince, kısa veya kıvırcık tüm saçlar için bu uygulama söz konusu. Doğal özler ile yüklü özel bakımı yapın ve bu sihirli saç çalışmanızı aynadan seyredin! Yalnız saç sorunlarının kadını erkeği olmaz. Bu uygulamayı erkekler de hayata geçirmeli.

Hint sümbülü yağının saça etkisi
Hint sümbülü otsu bir bitki türü. Hindistan’da, Nepal’de, Himalayalar’ın yüksek yerlerinde yetişiyor bu sümbül. Ondan elde yağı ise damıtılmış saf, uçucu bir yağ. Dökülen ve kırılan saçları onarmak için özel bir etkisi bulunuyor.

Nohut lapası
Nohut, içerdiği doğal proteinler ile saç kaybını önlemek için süper bir bakliyat.
Özellikle kuru saçlar için bir kür vermek istiyorum.
2 yemek kaşığı susam yağı 2 yemek kaşığı badem yağını karıştırın. Saç derisine masaj yaparak sürün. Öyle beklesin. Bir başka kapta 4 yemek kayığı nohut ununa lapa olana kadar ılık su ekleyin. Saç uçlarına elinizle yedirin. Sonra tüm saçları toplayarak steçle sarın. 20 veya 25 dakika bekledikten sonra, iyice şampuanlanlayarak yıkayın. .

Sivilceler İçin Bakım


Cildimizde oluşan sivilce ler, hem verdikleri acıyla hemde estetik görünümü bozması açısından baş belalarıdır. Sivilce li ciltlerden kurtulmanız için uzmanlar bakım önerilerinde bulundular. İşte o bakım önerileri :

Akne, deri altındaki kıl kökleri ve yağ bezelerinin iltihaplanması sonucu oluşuyor. Yağ bezelerinin en yoğun olduğu yerler ise, yüz, göğüs ve sırttır. Aknelerin oluşmasında dört önemli faktör rol oynuyor:

Yağ bezeleri tarafından salgılanan sebumun artması; kıl ve yağ kanallarının tıkanması, yağ kanalı içindeki kanalların çoğalması ve enflamasyon( şişme, kızarıklı ve iltihaplanma)
Bakımı:

Akne sorunu olduğunda, cilt temizliği önem kazanır. Ancak çok fazla abartılmaması gerekir. Günde iki kez temizlemek yeterlidir. Akneli ciltlerde, genellikle cildin PH dengesi bozulur. Dengenin yeniden kurulması için, PH5-5 temizleyicilerin kullanılması gerekmektedir.
Akneli ciltler için en uygun olan temizleyiciler, jel olanlardır. Jel ciltten kolayca akarak arınır. Sabun şeklindeki temizleyiciler, siyah noktaların oluşumunu arttırır.
Cildiniz ne kadar yağlı ve sivilce li olsa da, nazik davranmaktan vazgeçmemelisiniz. Aşırı soyucu ve tahriş edici bakımlardan kaçının. Temizleyici olarak AHA ürünleri tercih edin. Siyah noktaların temizlenmesi yararlıdır. Ancak bunu uzmanlara yaptırın.
Sivilceleri kaşımak ve sıkmak yüzde iz kalmasına neden olabilir. Akneli cildin hassasiyeti arttığı için, daha fazla iz kalmaya meyillidir. Ayrıca yüz tahriş olduğunda, kılcal damar larda çatlamaya sebep olabilir.

Yağsız nemlendiriciler, akneli ciltleri sakinleştirir ve rahatlatır.
Akneli ciltlere, yüz yıkadıktan sonra hemen nemlendirici sürülmez. Yeni yıkanan cilt gerilir. Bu yüzden nemlendiriciyi gereğinden fazla emer. Yıkandıktan 15 dakika sonra cilt kendine gelir ve sürülen nemlendiriciyi ihtiyacı oranında kullanır.
Akneli ciltler, makyaj malzemelerinde her zaman hafifi ve yağsız olanı tercih etmelidirler.
Akneli cildi fırçalamak her zaman doğru değildir. Eğer mutlaka bu yöntemi kullanmak istiyorsanız, sivilce siz bölgelerde uygulamalısınız.

Nerenizden Kilo Verdiğinizi Öğrenin


Kış boyunca kalın kıyafetler altına sakladığımız fazla kilolarımızdan, kurtulmanın zamanı geldi artık. Peki ama kilo verirken yağ mı, kas mı, yoksa sıvı mı kaybettiğinizi nasıl bileceksiniz? Kilo kaybında nereden ve nasıl bir kayıp yaşandığını Uzman Diyetisyen Turgay Köse yanıtlıyor…
kilo verme 199x300 Nerenizden kilo verdiğinizi öğreninÇok düşük oranlarda karbonhidrat içeren diyetlerde su, açlık durumunda kas kaybı olmaktadır. Ancak düzenli egzersiz yapılması ve dengeli bir diyet uygulanması durumunda yağ kaybı sağlanabilmektedir.

Peki, kaybedilen kilonun nereden gittiğini nasıl saptayabiliriz? Evlerde, eczanelerde bulunan klasik basküller sadece ağırlığını ölçebilmektedir. Öte yandan Dünya Sağlık Örgütü’ne göre şişmanlık, vücutta fazla miktarda yağ birikmesi sonucu ortaya çıkan ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunudur. Yani şişmanlıkta ölçüt kilo değil, vücuttaki yağ – kas arasındaki uyumdur. İşte bu noktadan hareketle yola çıkarak BIA (Bioelectrical Impedance Analysis) tekniği ile ölçüm yapan cihazlar geliştirilmiştir.
Özellikle ağırlığın sabit kaldığı hatta bazen kilo alındığı durumlarda vücut yağ oranındaki olumlu ve/veya olumsuz yöndeki değişim, tedavinin şeklini direkt olarak etkilediğinden üstün teknoloji ile geliştirilmiş bu cihazların ilgili uzmanlar tarafından kullanımı kaçınılmaz hale gelmiştir. Tanita tarafından geliştirilen ve pratik kullanımı sayesinde kişinin ölçümlerini kendisinin de yapabileceği Innerscan Vücut Analizi ile kilonuzu, yağ oranınız, vücut sıvı oranınızı, kaslarınızın ve kemiklerinizin ağırlığını, fiziksel aktivite derecenizi, günlük alınması gereken kalori miktarınızı ve metabolizma yaşınızı 10 sn’lik bir analiz ile öğrenmeniz mümkündür. Aynı zamanda bu Vücut Analiz Tartısı ile yaptığınız analiz sonuçlarını karşılaştırırsanız bu sizin kilo verirken yağ mı yaktığınız sıvı / kas mı kaybettiğinizi ortaya çıkaracaktır. Kilo verirken vücudunuzun ne türden bir değişikliğe uğradığını, metabolizma hızınızdaki değişikliğin ne olduğunu ve kilo vermenin vücudunuzu nasıl etkilediğini de biyolojik yaşınızı öğrenerek gözleyebilirsiniz.

Peki, vücut analizi neden önemlidir?
İnternet ve kitaplarda yer alan çeşitli formüller kişinin yaşı, boy uzunluğu ve vücut ağırlığı göz önüne alınarak hazırlanmaktadır. Şişmanlıkta vücut bileşiminin yani vücut yağ oranının belirleyici olduğu düşünülürse; cinsiyet ve fiziksel aktivite derecesinin de büyük önem taşıdığı unutulmamalıdır. Aynı yaş, cinsiyet, boy uzunluğu ve vücut ağırlığına sahip 2 kişinin fiziksel aktivite dereceleri birbirinden farklılık göstereceği için vücut yağ oranları aynı olamaz. Halbuki standart formüller bu farkı göz ardı ettiği için doğru sonuç veremez. Vücut yağ oranı parmak izi gibi düşünülmeli, her birey için farklı olacağı unutulmamalıdır.

Zayıflamada Tıbbi Trendler Ve Selülit Tedavisi

Uzmanlar, selülit ve bölgesel yağlanma konusunda yapılan araştırmalar hakkında bilgiler verdi. Selülitten korunmak için koyu kahve ve çaydan uzak durmak gerektiğini söyleyen uzmanlar, bol su tüketiminin de selülitleri önlemede ciddi bir çözüm yolu olduğunu belirtiyor.
Selülit ve bölgesel yağ fazlalıkları vücut güzellik ve estetiğini tehdit eden en inatçı sorunlardan biri, o portakal kabuğu görüntüsü oluştu mu herhangi bir emek harcamadan ondan kurtulmak hiç de kolay olmuyor. Belki kötü bir rüya ve inanılmak istenmeyen bir gerçek ama kaçınılmaz.

Neredeyse kadınların % 80’inde görülen bu sorunun yıllar öncesine kadar, başa çıkmanın pek başarılı yolları yoktu. Bugün ise tıbbi yöntemlerden, özel tedavi edici cihazlara kadar pek çok alternatif bize duru, pürüzsüz ve selülitlerden yoksun vücutlar vaat ediyor. Cilt hastalıkları uzmanı Dr. Melisa Eczacıbaşı, konu ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Selülit nedir? Estetik mi, sağlık sorunu mu?

Selülit aslında hidrolipodistrofi olarak tanımladığımız, cilt altı yağ dokusu ve küçük mikro damarları ilgilendiren bir nevi sağlık sorunu. Bu problem kendisini portakal kabuğuna benzeyen inişli, çıkışı düzensiz bir görüntü şeklinde gösteriyor ve selülitli bölgelerde elastikiyet ve sıkılık kaybı görülüyor. Özellikle kalça, basen, karın ve baldırlarda görülen bu problem yağ depolanması fazla olduğu bölgelerde daha çok oluşabiliyor. Bir tek kilo sorunu ve şişman olan hanımlarda değil, bir çok zayıf kadında da aynı soruna rastlamak mümkün. Tabi ki kadınlardaki hormonlar selülitlere en sık zemin oluşturan nedenlerden biri, onun için selülit problemine erkeklerde çok sık rastlamak mümkün değil.

Selülit ve bölgesel yağlanmaya yatkınlık yaratan etkenler nelerdir?

Bu etkenler arasında kadının doğal cilt yapısı, özellikle kadınlardaki hormonal düzen ve değişimlerin görüldüğü ergenlik, gebelik, menopoz gibi 3 önemli hormonal değişikliklerin yaşandığı dönemler, Ağır, aşırı kalorili besinlerle düzensiz ve yanlış beslenme, vücutta toksit etkiler oluşturan alkol, çay, kahve ve tütünün aşırı miktarda tüketimi, hareketsiz bir yaşam, stres, gerginlik, tuz ve su dengesinde değişikliklere neden olan idrar söktürücü ve mushillerin gelişi güzel kullanımı, düzensiz uyku, kabızlık, karaciğer ve sindirim bozuklukları, metabolik hastalıklar.

Selülit tanısı nasıl konulur?

Selülit tedavisinde erken teşhis önemli. Aynı zamanda selülite yol açan faktörleri ortadan kaldırmak da önemli. Böylelikle selülite neden olan faktörler ortadan kaldırıldığında daha erken ve başarılı sonuçlar alınabilir. Selülite zemin oluşturan yanlış nedenlerin ortadan kaldırılması ve yanlış alışkanlıkların yerine sağlıklı beslenme , doğru alışkanlıkların getirilmesinde bu sorunların çözülmesinde çok önemli rol oynar. Selülit tanısı çıplak göz ve el ile muayenede konulabildiği gibi kontakt termografi dediğimiz yöntemlerle de olabiliyor. Bu yöntem doku sıcaklık farklılıklarını belirleme esasına dayanıyor ve likit kristal içeren plaklar arcılığıyla selülitli bölgenin genel haritası çıkarılıyor. Böylelikle erken tanı konularak kısa sürelerde önlem alınabiliyor.

Özellikle bölgesel yağlanma ve selülit sorunu olan kişilerde uyguladığınız tıbbi yöntemler hangileridir?

Selülit ve bölgesel zayıflamada en çok tercih ettiğimiz tıbbi yöntemler, mezoterapi, karboksiterapi, lipolizis ve kas çalıştırma sistemleridir. Mezoterapinin 25 senelik geçmişi, karboksi ve lipoliz yöntemleri ise yaklaşık 10 senelik geçmişleri mevcut. Dünyanın bir çok ülkesinde başarı ile uygulanan bu yöntemler bu konuda eğitimi olan uzman hekimlerce uygulanmalı. Başarılı ve doğru uygulamalarda selülit ve bölgesel yağlanma sorunlarında oldukça azalma ve ya hatta tamami ile de giderme mümkündür.


Son dönemlerde lipoliz denilen yöntemi sık duymuş olduk?

Lipoliz yönteminin amacı vücutta istenmeyen ufak yağ birikintilerini ve topluluklarını ortadan kaldırmak. Aşırı kilo ve şişmanlık sorunu olan kişilerde başarılı sonuç alabilmek için bu yöntem ile birlikte diyet ve egzersiz yapmaları şart.

Hangi bölgelerde ve nasıl uygulanır?

Özellikle kalça, bel bölgesi, sırttaki yağ birikintileri, göbek, karın ön duvarı, diz iç kısımları ve kolda uygulanabilir. Bu yöntemde çok ince uçlu iğne ile lokal yağlanma olan bölgelere soya fasulyesinden elde edilen fosfolipid maddesi direkt yağ dokuların içine enjekte ediliyor. Soya fasulyesindeki lesitin, temel madde yağ bloklarının yıkılmasında ve çözülmesinde en çok kullanılan ilaçlardan biri.

Seans sayısı kişinin probleminin yoğunluğuna göre değişir ve ortalama 2-3 ay sonra bölgesel yağlanmalarda oldukça başarılı sonuçlar sağlıyor, bu gün Amerika ve Avrupa’daki bir çok ülkede uygulanan bu yöntem liposuction tahtını sarsacak şeklinde gösteriliyor ve Holywood’daki bir çok yıldız tarafından tercih ediliyor.

Çok kilolu kişilerde bir tek bu yöntem ile zayıflamak mümkün mü?

Hayır, bu yöntem özellikle bölgesel yağ fazlalıklarında uygulanan bir yöntem, genel vücutta kilo problemi söz konusu olduğunda ise diyet ve egzersiz yapmak şart.

Son zamanlarda özellikle medya ve basında sık rastladığımız karboksiterapi yöntemi hakkında bilgi verir misiniz?

Karboksiterapi metotlu ve kontrollü parametrelerle CO2 gazının deri altına pompalanması ile gerçekleşen bir tedavidir. CO2 gazı ilk olarak Fransa’da, Royat terminallerinde 1925 yılından beri kullanılmakla birlikte, o tarihten bu yana estetikten tıbbi alanlara kadar birçok alanda uygulanmaktadır.

Karboksiterapinin estetik kullanım alanları nelerdir?

En sık estetik kullanım alanları selülit, bölgesel yağ doku fazlalıkları, liposuctiondan önce ve sonra, deride kan dolaşımının artması nedeni ile derinin daha çok beslendiği Antiaging bakımlar, skar, yara izi, çatlak bakımlarında.

Bu yöntemde çok ince uçlu iğne ile problemli vücut bölgelerine belirli dozlarda periyodik bir şekilde CO2 gazı enjekte ediliyor, enjekte edilen CO2 gazı sayesinde vücutta oksijenizasyon artışı ve dolayısıyla lipoliz olayı artıyor. Bunun sonucunda damarlarda genişleme, bölgeye giden kan akışında hızlanma, kollogen, elastin sentezinde hızlanma meydana geliyor. Dolayısıyla bölgede görülen zayıflama ile birlikte genel cilt kalitesinde iyileşme ve elastikiyet artışı gibi durumlar saptanıyor.

Karboksiterapi ile birlikte hangi uygulamalar yapılabilir?

Karboksiterapi ile birlikte bölgede yağ yıkımını artıran mezoterapi ve lipolizis yöntemleri kombine bir şekilde uygulanabilir.

Mezoterapi nedir?

Mezoterapi günümüzde estetik alanında selülit ve bölgesel zayıflamada en sık kullanılan yöntem sayılır. 1987 tarihinden beri Fransız Tıp akademisi tarafından alternatif tıp tedavileri arasında önemli bir yer alan bu yöntem Fransa’da yaklaşık 15 bin hekim tarafından uygulanmaktadır.

Mezoterapinin kelime anlamı; orta deriye ince uçlu (4-6mm) iğne ile belli açılarla ilacı enjekte ederek bölgeye tedavi sağlamaktır. Enjekte edilen ilaçlar yağ bloklarını yıkımını ve kan dolaşımının artışını sağlayarak düzenli bir şekilde tedaviye devam eden kişilerde selülit, dalgalanmalar ve bölgesel yağ fazlalık oldukça başarılı sonuçlar sağlar. Seans sayısı kişinin probleminin yoğunluğuna göre değişmekle birlikte minimum 6 seans genelde 8-10 seans şeklinde olur

Mezoterapi estetikten başka hangi alanlarda kullanılır?

Saç dökülme ve canlandırma, yüz gençleştirme ve elastikiyet kayıplarında, alerjik hastalıklarında , kas ve eklem ağrıları ve daha bir çok tıbbi endikasyon.

Mezoterapi uygulama ne kadar sürer, ağrı yapar mı?

Yöntemin en büyük avantajları arasında seansların kısa sürmesi, iğneler ince uçlu olduğundan çok fazla bir ağrı, acı yapmaması, doğru kişilerce uygulandığında herhangi bir yan etki içermemesi, lokal veya genel anestezi alımına gerek olmamasıdır. Bazen uygulama sonrasında birkaç yerde küçük morluklar gelişebilir. ortalama 5-7günde geçer.

Selülit oluşmaması için nasıl beslenmeli?

Selülit oluşumunda en önemli nedenlerden biriside dengesiz ve yanlış beslenmedir. Doğru ve düzenli beslenmeyle, selülit ve bölgesel yağlanmalar engelleneceği gibi var olan selülit sorunu da azaltılabilir, Bu konuda en çok kabul edilen tezler ise hareketli, doğal ve sağlıklı beslenme ve toksik madde atıcı sistemlerin günlük hayatımızda var olmasıdır. Dolayısıyla uzman hekim kontrolünde yapılan periyodik kontroller vücuttaki hormonal ya da genetik bozukluklar ve dolaşım bozukluğu durumların tespit edilmesinde oldukça yararlı yöntemlerdir. Bu gibi durumlarda zaman kaybetmeden bu tip sorunların önüne geçilmeli.

Selülitten korunmanın en iyi yolları doğal ve sağlıklı ürünlerle beslenmek ve antioksidan ve A, C, E vitaminler açısından zengin bir besleneme tarzı seçmek, tuz, alkol, şeker , sigara, tütün, alkol, kızartmalardan uzak durarak selülit ile mücadelenin daha başarılı hallediğini söyleyen Eczacıbaşı, haftada 4-5 gün 30-45 dakikalık tempolu yürüyüş ve günde en az 2 litre saf su içmeninde selülit tedavisinde önemli rol oynadığı belirtiliyor.

Beslenmede dikkat edilmesi gerekenler

Selülit ve bölgesel yağlarla mücadele etmek için pratik çözüm önerileri:

- Yiyeceklerinize tuz yerinde baharat, limon ve aromatiklerle tatlandırmaya bakın.

- Koyu kahve, koyu çay, gazlı içecek ve kola tüketimine kesin.

- Birleşiminde lif oranı yüksek beslenme tarzını seçerek toksik madde atılımını kolaylaştırın.

- Mutlaka günlük içtiğiniz su miktarını artırın.

- Rezene, elma kabukları ve yeşil çayı karıştırarak hazırladığınız bu nefis bitki çayını günde en az 4 kez içmeye çalışın.

Mümkünse her gün bir demet maydanoz, bol bol kereviz, lahana ve enginar yiyin.

- Tatlı ihtiyaçlarınızı meyve, tatlandırıcı ile hazırlanmış meyve kompostoları ve sütlü tatlılardan karşılamaya çalışın.

- Şarküteri ürünlerinden, yağlı soslardan uzak durun.

- Kızartmalar yerinde fırın, buğulama ve haşlama yemekleri tercih din.

- Aşırı tuz ve yağ içeren şarküteri ürünlerinden ve yağlı sos ve yemeklerden uzak durun.

Kozmetik cihazlarla selülit tedavisi

Pressoterapi: Presso terapi, lenfatik ödemin vücuttan atılımında ve ödemin giderilmesinde kullanılan bir cihaz, uzmanların verdiği bilgiye göre cihaz bazal metabolizma hızını artırarak zayıflamaya da bir dereceye kadar kolaylaştırıyor.

Vella Smooth: Birleşmiş enerji teknolojileri tarafından güçlendirilen bu cihaz, iki farklı enerji kaynağını, radyo frekans enerjisi ve kızıl ötesi ışığı kullanan bir estetik cihaz, aynı anda yağ dokusunu hareketlendirmesinde etkili bir yöntem, yöntemin uygulanması son derece pratik olup bir el aplikatörü vasıtasıyla yapılır, haftada 2 kez olmak üzere ortalama 10 seans uygulamak gerekir, seanslar yaklaşık 40 dakika sürer.

LPG: Bu yöntemin tekniği dokuya pozitif basınçla masaj işlemi ve aynı anda pozitif basınçla vakum işleminin yapılması anlamına geliyor, doku değişik hareketlerle vakumlanıp, sıkıştırılıyor, bu sayede dokuların arasında sıkıştırılmış olan lenf sıvısı da serbest hale geliyor, dokuya giden kan akışı hızlandığından oksijenlenme artıyor ve oksijen yağ dokuların yıkılmasını kolaylaştırıyor, aynı anda dolaşım yetersizliği nedeniyle bozulmuş cilt , cilt altı kan akışının hızlanması ile yeniden canlanıyor, elastin ve kollojen seviyesi artıyor, bu işlemler haftada 2-3 kez olmak üzere ortalama 5 kez tekrarlanıyor, ortalama 40 dakika sürüyor.

Starvac: Lenf düğümlerini uyararak selülitli ve toksik olan maddeleri vücuttan dışarıya atıyor ve öylece vücudun incelemesini sağlıyor. kan dolaşımını hızlandırarak dokulara daha fazla oksijen gitmesini yardımcı oluyor ve selülitli bölgeye canlılık kazandırıyor, incelme amaçlı program ortalama 15 seans ve seanslar 30-45 dakika sürüyor.

Bihter Göz Makyajı Nasıl Yapılır

Merhaba arkadaşlar, bu yazımda sizlere her hafta bizi ekrana kilitleyen Aşk-ı Memnu dizisinin beğenilen karakteri Bihter’in göz makyajını nasıl yaptığı hakkında bilgi vereceğim. Sizde Bihter gibi etkili ve güzel bir bakışa sahip olmaya ne dersiniz?Öncelikle belirtmeliyim ki, Bihter makyajı hem gösterişli, hem de çok sadece ve uygulaması çok kolay olan bir makyaj türüdür.

İlk önce göz kalemi ile başlıyoruz. Gözün kirpik diplerine kalemimizi çekiyoruz. Yine aynı şekilde göz altımıza da siyah kalemimizi uyguluyoruz. Bununla beraber gözümüzün içine de kalemimizi uyguluyoruz.

Daha sonra bir fırça veya bir aplikatör yardımıyla sürdüğümüz kalemleri dağıtıyoruz. Üst ve altta uyguladığımız siyah kalemimizi iyice dağıtarak gölgeyi arttırıyoruz. Aynı işlemleri diğer gözümüze de uyguluyoruz. Burada dikkat etmemiz gereken gölgelerin eşit büyüklükte olması. Yani iki gözümüzde de uyguladığımız siyah kalemimizi aynı genişlikte dağıtıyoruz.

Bu işlemleri yaparken sakın telaş etmeyin. İlla düzgün bir hat yakalayayım diye de fazla uğraşmayın. Çünkü bu makyajımızda çok keskin ve düzgün hatlara ihtiyacımız yok. Siyah kalemi uyguladığımız alanı fırça yardımıyla tamamen doğal ve rasgele dağıtabiliriz.

Dağıtma işlemi bittikten sonrada rimel sürme işlemini yapıyoruz. Burada dikkat etmemiz gerekense kirpiklerimiz kıvrık değilse, öncelikle kirpiklerimizi kıvrıklaştırınız. Daha sonrada rimelimizi sürüyoruz.

Rimelleme işlemini bolca yapmakta fayda var. Böylece gözlerinizi daha iyi ve etkili vurgulayacaktır. Böylece daha vurgulu bakışlara sahip olabilirsiniz.

Aynı işlemleri alt kirpiklerimize de uygulayarak Bihter makyajını tamamlıyoruz.

Dil ve Dalak Kanseri Nedir?

Dudak, dil, ağız döşemesi, tükrük bezleri, yanak iç kısımları, diş etleri ve damağı etkileyen kötü huylu tümörler. Tümörlerin % 90′ ı skuamöz hücre kanserlerdir ve kalanları lenfoma, melanoma,küçük tükrük bezlerinin kanserleri ve sarkomalardır.

Etkilenen sistemler
- Sindirim sistemi

Görünme sıkılığı
- 12 /100.000 (her yıl 30.300 yeni olgu). Her yıl 5000 kişi bu hastalıktan ölür
- Ağız boşluğu tümörleri tüm kanserlerin, erkeklerde % 4′ ünü, kadınlarda % 2 ‘ sini meydana getirir
- Hurma, taze hurma yaprağı çiğneme alışkanlıkları, sigaranın yanan ucunu ağız içinde tutma alışkanlığına bağlı olarak, Asya’da ensidansı yüksektir.
Yaş
- 50 ve üzeri. Fakat dumansız tütün kullanımı ile genç yaş grubunda artış görülmektedir.
Cinsiyet; erkek, kadın.

BELİRTİ VE BULGULAR
- Yutma güçlüğü
- Lokmaların burun dan geri gelmesi.
- Konuşma problemleri
- Tümöre bağlı nazofaringeal yetersizlik ve boğaz ağrısı yutulan gıdalrın hava yollarına kaçması.
- Yansıyan ağrı nedeniyle tek taraflı kulak ağrısı
- Sıklıkla hassas ve infeksiyon ile karışan ağız boşluğunda kitle veya ülser. Genellikle elle muayenede ülserin kendi sınırının ilerisine uzanın sert alana hissedilir.
- Sert boyun kitlesi
- Boyunda elle gelen lenf bezleri

NEDENLERİ
- Tütün kullanımı (Dumanlı veya dumansız)
- Enfiye kullanımı
- Aşırı alkol tüketimi
- Dudak kanseri hallerinde ultraviole ışığa maruz kalma
- B12 vitamini veya demir ek***liği anemisi.

TANILAMA
1. GÖRÜNTÜLEME
- Akciğere sıçramayı ekarte etmek için göğüs grafisi
- Kemiğe sıçramayı düşündüren kemik ağrısı varsa kemik scan görüntüsü
- Beyin veya karaciğere sıçrama düşündüren klinik varsa Bilgisayarlı tomografi veya MR

2. BİOPSİ
- Ayaktan yapılan transoral biopsi kesin tanı koydurur.

TEDAVİ
UYGUN SIHHİ BAKIM
- Cerrahi girişim için hastanın yatırılması
- Tedavi lokalizasyona bağlı olarak değişir, örneğin, dil, yanak duvarı, farenks, damak, dudak
- Radyasyon (Şua -Işın)tedavisi ve / veya (İlaç) kemoterapi ile birlikte veya sadece kanserli bölgenin tamamen ameliyatla çıkarılması seçilen tedavidir.
- Ameliyat edilemeyen lezyonlar radyasyon tedavisi ve / veya kemoterapi ile tedavi edilirler.
- Cerrahi gereken hastalarda beslenme normal yara iyileşmesi için en önemli faktördür. Ağızdan beslenme mümkün değilse mideye sonda ***ularak ve / veya mideye dışardan delik açılarak beslenme gerekebilir.

AKTİVİTE
- Hastanın fizik durumu tolere edebildiği kadar

DİYET
- Hastalığın yayılımına ve çiğneme veya yutma kabiliyetine bağlıdır

TAKIP
HASTANIN İZLENMESİ

- Üst hava yolu ve sindirim sisteminde olası odağın veya nükslerin tetkiki için rutin periyodik baş ve boyun muayenesi yapılmalıdır.

ÖNLEM / KAÇINMA
- Tütün içilmesi veya dumansız tütün kullanılmasının önlenmesi
- Alkol kullanılmasının önlenmesi

BEKLENEN GELİŞME VE PROGNOZ
Yeterli tedavi yapılan erken lezyonlarda % 80 ‘den fazla tedavi sağlanır.

Güzellik Kreminizi Kendiniz Yapın

Aktarlardan temin edeceğiniz bitkisel ürünlerle yapabileceğiniz cilt bakım kremleri ve losyonlar, cilt bakımı ve güzelliğinizi korumak için en ideal ve ekonomik çözümlerin başında geliyor. İşte doğal bitkilerle evde yapabileceğiniz güzellik kremleri…
Bilim dünyası yaşlanmayı geciktirmek için birbirinden mucizevi ilaçları üretmeye devam ediyor. Ancak bu kremler, losyonlar ve maskeler, çözümü olmayan yan etkilere yol açabiliyor. Bu nedenle en iyisi kendi kreminizi, losyonunuzu ve maskenizi kendiniz yapmanız. Bunun için bir aktara gitmeniz yeterli. İşte onlardan birkaçı:

Temizleme kremi

Yağlı ciltleri temizlemek için kullanılan limonun, aynı zamanda kırışıklıkları düzeltme ve mikropları kırma gibi nitelikleri bulunur. Sabah ve akşam yüze bir pamuk yardımıyla hafifçe sürülen limon, cildin daha temiz olmasını sağlar. Yağlı cildin sorunlarından olan akne ve siyah noktalar, düzenli limon bakımı sayesinde yok olur. Temizleme işlemi sırasında cilde çok fazla basınç uygulanmaması cildin tahriş olmasını önler.

Biberiye losyonu

Kuru biberiye yaprakları kaynar suyla iyice haşlanır. Kaynatılan yapraklar 1 saat demlendikten sonra süzülerek bir pamuk yardımıyla cilde uygulanır.

Haşhaş losyonu

Kuru haşhaşın çiçekleri yarım litre suda iyice kaynatılır. Daha sonra yaklaşık olarak bir saat demlenmeye bırakılır. Elde edilen karışım ile cilt temizlenir. Akşam uyku öncesi yapılan bu işlem cildin kendisini yenilemesine ve tazelemesine yardımcı olur.

Yeşil çay losyonu

Porselen bir demlik içerisinde yeşil çay demlenir. Daha çukur bir kaba aktarılan demli çayın içine bir yumurtanın sarısı, bir tatlı kaşığı çiçek balı ve 10 miligram gliserin eklenir. (Gliserini eczanelerden reçetesiz alabilirsiniz) Elde edilen bu karışım iyice karıştırıldıktan sonra yüze ve dekolte bölgesine bir pamuk yardımıyla masaj yapılarak sürülür.

Gliserin losyonu

25 miligram içme suyuna, 5 miligram gliserin eklenir. Yapımı oldukça basit olan bu losyon cildi nemlendirmek için en uygun karışımlardan biridir.

Maydanoz losyonu

Yarım demet taze maydanoz yarım litre suda kaynatılır. Kaynatılan maydanoz 1 saat boyunca demlenmeye bırakılır. Maydanozlu bu losyon yüz temizliğinde harikalar yaratmaktadır.

Portakal losyonu

Her tür cilt için idealdir. Bir fincan rendelenmiş portakal kabuğunu, bir kepçe gül suyunu, bir kaşık safa çiçeğini ve saf suyu bir şişede iyice çalkalayarak karıştırın. Sonra 24 saat bekletip cildinize sürün.

Hindistan cevizi ve kakao losyonu

Kuru ciltler için mükemmel bir karışımdır. Yapımı oldukça basit olan bu losyonun içine 5 miligram kakao ve 5 miligram hindistan cevizi yağı koyulur. Elde edilen karışım bir pamuk yardımıyla tüm yüze ve dekolte bölgesine sürülür. Ellerinizle yumuşak dokunuşlarla yaklaşık olarak 5 dakika masaj yapılır. Daha sonra ılık su ile cilt temizlenir. Duşlardan önce yapılması tavsiye edilir.

Erkekler İçin Makyaj Setleri

Ünlü Fransız moda ve kozmetik markası Jean Paul Gaultier, bakımlı erkekler için makyaj seti çıkardı. ‘‘Le Male Tout Beau Tout Propre’’ (Tertemiz Yakışıklı Erkek) adıyla Nisan 2003'ten itibaren satılmaya başlayan set, Türkiye de de piyasaya çıkarılacak.Set iki ayrı bölüm olarak hazırlandı. Temizlik bölümünde yüz ve vücut cilt bakım ürünleri yer alıyor. Nemlendirici sabun, duş jeli, tıraş sonrası nemlendirici losyonu gibi ürünler var. Bu ürünlerin hepsi ferahlatıcı, koruyucu ve nemlendirici etkiye sahip. Ambalaj ve kutuları özenle hazırlanmış, özellikle ‘‘erkek’’ renkleri kullanılmış. Bütün ürünler parfümlü, kokusu uzun süre kalıcı.Bu sette yüz ve vücutta kullanılan nemlendirici bir temizleme sabunu, duş jeli, şampuan gibi ürünler var. Deodoran ve koltukaltı stick yağsız, alkolsüz olarak tasarlanmış. Tıraş sonrası losyonu, kolay emiliyor, alkol içermiyor ve tıraş sonrası yanma hissini ortadan kaldırıyor. Buraya kadar saydığımız ürünlerde çok şaşırtıcı bir şey yok. Çünkü son yıllarda erkeklerin cilt bakımı na çok önem verdiğini, birçok markanın da sofistike ürünler çıkardığını biliyoruz. Gaultier'nin Le Male Tout Beau Tout Propro serisinin asıl özelliği, makyaj bölümü.

RUJLAR TEN RENGİ

Bu bölümdeki tüm ürünler de parfümlü ve uzun süre kalıcı etkiye sahip. Öncelikle bir tür fondöten var. Gerçi bu ürüne firma ‘‘nemlendirici bakım kremi’’ demeyi tercih ediyor ama, hafif bir rengi var. Zippo çakmağa benzeyen bir kutunun içinde sunuluyor. Karbonatla zenginleştirilmiş bu krem, kusursuz bir yüz sağlıyor. Nemlendirici tonik etkisine sahip ve yüzdeki yorgunluk çizgilerini ortadan kaldırıyor. Özellikle uykusuz ve yorucu gecelerin ardından kullanılması tavsiye ediliyor. Hafif renkli olduğu için, cilde canlılık veriyor.

Doğal bir görünüm sağlayan pudra, bronz bir ten ve cilde doğal bir parlaklık veriyor. Nemlendirici etkisi de cildin kurumasına izin vermiyor. Fırçasıyla birlikte sunuluyor.
Dudak bakım seti, renksiz, koruyucu ve parlatıcı olarak tasarlanan 3 adet ruj ve bir tane besleyiciden oluşuyor. Rujlar ten rengi tonlarında. Koruyucu etkiye sahip ve doğal parlaklık sağlıyor. Sürerken ayna kullanmanıza bile gerek yok.

SÜRMESİZ OLMAZ

Sürme ve kapatıcı olarak hazırlanan göz kalemi, çift taraflı kullanılıyor. Bir tarafı sürme: Markanın yaptığı tanıtıma göre gözlere bir doğu erkeği gizemi kazandırıyor. Buna ‘‘korsan gizemi’’ tabirini de ekleyebiliriz: Karayip Korsanları filminde Johnny Depp'in sürmeli gözlerini hatırlayın. Göz kaleminin diğer tarafı ise kapatıcı.
Erkeğin ellerine çok önem veren Gaultier'in makyaj setinde bir de tırnak güçlendirici var. Küçük mucize olarak adlandırılan bu ürün, tamamen renksiz ve kokusuz. Kullanımı çok kolay ve tırnakları besliyor.

ACABA ERKEKLİK ELDEN GİDER Mİ?

Jean-Paul Galtier'nin kendisi de makyaj yapmaktan hoşlanan, bütün moda şovlarının sonunda gözalıcı kıyafetler ve kalem çekilmiş gözlerle podyuma çıkan bir modacı. Onun iddiasına göre makyaj, erkeklerin ‘‘erkeksiliklerini’’ kaybetmeleri anlamına gelmiyor. Marka, gözleri kendiliğinden sürmeli pekçok Arap, İspanyol, Hint erkeğinin kadınlara çekici geldiğini düşünerek, göz kaleminin bir ‘‘doğu gizemi’’ sağladığını öne sürüyor. Göz kaleminin dışında makyaj setindeki birçok ürün ten rengi. Asıl amaçları erkeğin yüzündeki kusurları kapatmak.

Armut Tipi Vücuttan Kurtulma Yolları

Armut tipli vücutlarda kilo ağırlıklı olarak kalçada ve basenlerde toplanmıştır. Dar bir bel ve karın bölgesi söz konusudur; omuzlar da kalçadan daha dardır.Egzersiz ÖnerileriKadınlar genetik olarak yağı, basen ve üst bacak bölgelerinde toplamaya meyillidir. Dolayısıyla basenleri eritmek en zor iştir ve ciddi bir kararlılık gerektirir.Armut şeklinde bir vücuda sahip olanlar çok fazla bisiklete binmekten ve spinning yapmaktan kaçınmalıdır, çünkü bu sporlar vücudun alt kısımlarında kas yapar. Koşmak en uygun egzersizdir. Basit pilates hareketleri, özellikle de yan yatılarak yapılan bacak egzersizleri (düz yüzeye yan olarak uzanıp üstteki bacağı kalça hizasına kadar yukarı kaldırmak, nefes almak, nefes vermek ve bu esnada havadaki bacağınızı yavaşça yere iki santimetre kalana kadar yere indirmek), bacak kaslarını uzatacağı ve esneteceği için tavsiye edilebilir.Armut şekilli vücutlarda omuzlar genellikle dardır ve eğri görünür. Duruşunuzu düzeltmek ve omuzlarınızı açmak için yoga hareketlerinden yararlanabilirsiniz; böylece vücudunuzun orantısı dengelenecek ve kalça kısmı daha dar görünecektir. Şınav çekerek ya da kaldırabileceğiniz ağırlıklarla çalışarak pazı ve dış kol kaslarınızı ve omuzlarınızın hatlarını güçlendirebilirsiniz.Armut grubundakiler diğer gruplardan daha fazla çalışmak zorundadır; dolayısıyla sık “mola vererek” egzersiz yapmak daha etkili olacaktır. Örneğin iki dakika süresince saatte 5 km. hızla koşun, ardından iki dakika boyunca yürüyün (nefes alışverişlerinizin normal seviyede kalacağı bir hızda yürümelisiniz). Bu koşma ve yürüme tekrarını toplam 20 dk. sürdürün. Bu yavaşlayıp hızlanan ve tekrar yavaşlayan hareket serisiyle etkili biçimde yağ yakarsınız ve sonuçları da daha çabuk görürsünüz.Kesinlikle pes etmeyin! Armut grubundakiler spor yapmaya başladıkları zaman, ilk aşamada verdikleri kilolar önce vücutlarının üst bölümünden gider. İstediğiniz hedef bölgelerde yağ yakmak için belli bir süre geçecektir ve siz bu süre boyunca pes etmemelisiniz.
Beslenme ÖnerileriArmut şekline en sık Türk kadınlarında rastlanır. Armut grubundakilerin aldıkları bütün kilo, vücut orantısından dolayı doğrudan en istenmeyen bölgelere gider. İdeal diyet, omega oranı yüksek yağları kapsar. Bol bol uskumru, somon ve ringa balığıyla beyaz etli balık tüketebilirsiniz, çünkü bunlar önemli, yağlı asitleri ihtiva ettiği için vücutta süt ürünleri ve kırmızı et gibi doymuş yağlardan farklı işlem görürler. Bu yağlar vücutta depolanmaz; tam tersine bu yağların her zerresi vücuttaki hücre membranlarında kullanılır.Beslenmenizi tamamıyla değiştirmenize gerek yoktur; sadece akılcı küçük manevralar yapmanız yeterlidir. Mesela tam yağlı krem peynir yerine daha az yağlı peynir tercih edebilir, yağlı etler yerine de yağsız ızgara et tüketebilirsiniz. Hazır satılan salata sosu yerine sirke, limon, zeytinyağı kullanabilirsiniz ve tuzlu fıstık yerine de tuzsuz bademle fındık yiyebilirsiniz.İçecek ÖnerileriKafein sizin için felakettir. Çünkü doğrudan basen-kalça bölgenizdeki yağ hücrelerinde depolanır ve selülit oluşumuna yol açar. Bunun yerine yeşil çay içebilirsiniz; böylece metabolizmanızın daha hızlı çalışmasına da yardımcı olmuş olursunuz.